
ARTIK TANIYORUM
3 Şubat 2023
ANTİ VİRÜS PROGRAMIMIZ & VİCDAN
20 Şubat 2023Değerli Dostum;
Mektubunda sekiz yaşındaki oğlunun bu zamana kadar her şeyi sorduğunu, hatta sorularıyla sizleri bunalttığını, ancak son zamanlarda hiç soru sormadığını, sürekli bilgisayarla vakit geçirdiğini hatta bırak soru sormayı ihtiyacı olmasa hiç iletişim kurmadığını dile getirip benden yardım istemişsin.
Değerli dostum, insanlar doğduğu günden itibaren öğrenme süreci içindedirler. (hatta anne karnında da öğrenirler de neyse o kadar uzağa gitmeyelim) peki nasıl öğrenirler biliyor musun? Bak sana anlatayım, doğunca çocuğun seni görebiliyor muydu? Hayır dediğini duyar gibiyim, peki herhangi bir cismi tutabiliyor muydu? Bence de hayır. Tadabiliyor muydu? Evet, koku alabiliyor muydu? Evet, duyabiliyor muydu? Evet, bak şimdi serüven şöyle, duyduk annemizin sesini, tabi o da bizimkini duydu, acıkınca ağladık, susayınca ağladık, altımızı kirletince ağladık aslında bizde bir şeyleri denedik bakalım ağlayınca geliyor muydu annemiz. Tabi ki de geldi. Biz şunu test ettik aslında bakalım tepkimize nasıl karşılık alıyoruz ve bunu öğrendik ve yıllarca bunu kullandık. ( yıllarca dediğime bakma üç yıl ) bu arada boş durmadık, acıyı, tatlıyı denedik, ellerimizi ayaklarımızı kullanmayı öğrendik, emekledik, yürüdük. Bütün bunları aslında sadece ve sadece ailemizden görerek yaptık. O zamanlar dış dünya yoktu tüm dünyamız evimiz ve ailemizdi. Dışarılara çıkıp özgürce dolaşmak istemedik mi? İşte o zaman dört yaşındaydık artık evde öğrendiklerimiz yeterli gelmiyordu. Korumasız da çıkmamıza izin verilmiyordu. Ve her şeyi onlara sorduk, kime soracaktık ki zaten kimseyi tanımıyorduk.
Artık yaşıtlarımızla oynamaya başlamıştık. Babamızla oynamak istemiyorduk çünkü hep oyunumuzu bozuyordu. Anlamıyordu ki hep yanlış oynuyordu. Hatta hatırla arkadaşlarımızla saatlerce oynasak kızmadıkları gibi aferin benim oğluma ne güzel de oynadınız diye övüyorlardı. Aslında oyun oynamaktan bizde çok hoşlanıyorduk, düşünsene o kadar dar alanda o kadar özgürce olabilmek başka hiçbir şeyde mümkün değil, ne kadar da güzel günlerdi o günler değil mi? Kavga etsek te o kadar kısa sürede barıştıran başka bir şey var mı acaba? Oyun gibisi yok gerçekten…
İşte sevgili dostum; sözü fazla uzatmayayım, aslında her şey bizde bitiyor. Bizler şöyle mi olsa böyle mi olsa diye bilgimizi sayarken, yaşamayı unuttuk ve çocuklarımız bizimle yaşamayınca bizim yerimize bilgisayarı koydular. Bunun için onları mı yoksa kendimizi mi suçlamalıyız sen karar ver.
Son söz olarak istersen değerli dostum; biz de çocuklarımızın yerine koyduklarımızı bir düşünüp önce onlarla yaşadığımızı hissettirelim, eminim ki çocuklarımız da bizimle yaşadıklarımızı hissettireceklerdir.
Bence bırakalım bilgilerimizi saymayı, onlarla yaşayalım. Selam ve sevgilerimle…
Arkadaşın Mehmet…